Kurbanlık Hayvanın Yaşı En Az Kaç Olmalıdır?

Kurban için seçilen hayvanın kurbanlık olmaya elverişli olabilmesinde kabul edilen alt yaş sınırı, hayvanın türüne göre değişir. Yaşına girmiş hayvana müsinne/seniyy ve yaşına basmamış hayvanı da ceza’ denir.

Bir hayvanın kurban olmasının câiz olabilmesi için kurban olma yaşına girmiş olması gerekir. Kurban bayramında kesilecek olan ve hedy olarak kesilecek deve, sığır ve ganem cinsinin en az seniyy tabir edilecek yaşta olması gerektiğine dair âlimler söz birliği içindedirler.

Bu konuya dair temel ölçü şu hadis-i şeriften alınmaktadır:

عَنْ جَابِرٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ لَا تَذْبَحُوا إِلَّا مُسِنَّةً إِلَّا أَنْ يَعْسُرَ عَلَيْكُمْ فَتَذْبَحُوا جَذَعَةً مِنْ الضَّأْنِ

Câbir (Allah ondan razı olsun) rivayet ediyor; Peygamber Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki: “Müsinne’den başkasını kesmeyin. Ancak size (böylesini) bulmak güç gelirse, bu takdirde koyun türünden ceza’ olanı kesin[1]”

Kurban olmaya elverişli en alt yaş sınırına ulaşmış olan hayvanı ifade eden müsinne/senîyy kelimesi mezhepler tarafından farklı yaş sayılarıyla açıklanmıştır.

Hanefîlere göre kurbanlık hayvanlardan sığır ve manda cinsinin seniyy olanı, iki yaşını tamamlamış üçüncü yılına ayak basmış olanıdır. Deve cinsinden ise beş yaşını tamamlamış altısından gün almış olanıdır. Koyun ve keçi cinsinden de bir yaşını tamamlamış ikinci yaşına ayak basmış olanıdır[2].

Mâlikîler’e göre, sığır ve manda üç yaşını tamamlayıp dördüne girmiş olmalıdır. Hanbelîlere göre deveden seniyy beş yaşını; sığırdan seniyy iki yaşını tamamlamış olanıdır. Şâfiîlerde deveden seniyy beş yaşını tamamlamış altısından gün almış; sığır ve keçide iki yaşını tamamlamış üçüncü yılından gün almış olanıdır[3].

Ceza’ (الجذع): Ceza’ yaşına basmamış hayvandır. Yaşı seniyy hayvanının yaşından eksik olan hayvana denir. Müennesi “جذعه” “ceze’a”dır. Seniyy ve senniyye (ön) dişini bırakmış hayvana denir ki çatal tırnaklı ve bütün tırnaklı olanlar üçüncü yılda bırakır. Ve deve altıncı yılda bırakır. Bu yüzden ceza’ seniyy haddine varmayan hayvana denir. Mısbah’a göre kuzu ve oğlak ikinci seneye girdiklerinde, sığır üçüncü senesine deve de beşinci senesinde ceza’ olur.

Arapça ’da dört yaşını doldurmuş beş yaşına basmış devenin dişisine “cezea”, erkeğine “cez’” denir. Devenin ceza’ı kurban edilemez.

Koyun cinsinden hayvanların bir yaşını tamamlayıp iki yaşına girince kurban edilebileceği hususunda fakihlerin büyük çoğunluğu sözbirliği etmişlerdir. Şafiilere göre koyunun ceza’ı yeterlidir ve koyunun ceza’ı bir yaşını tamamlamış ikisinden gün almış ya da bir yaşını tamamlamadığı halde dişlerini düşürmüş olanıdır.[4]

Hanefilere göre de koyun hariç diğer hayvanların ceza’ olanları câiz değildir. Kuzuyu (el-hamalu), oğlağı (el-cedyu), buzağıyı (el-‘iclu), sütten kesilmiş deveyi (al- fasîlu) kurban etmek câiz değildir[5]. Fakat koyun altı ayını bitirip yedisinden gün almış olduğu halde bir yaşındaymış gibi gösterişliyse kurban edilebilir[6].

Da’n yani toklunun kurban olabileceği Peygamber Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem)’in “Koyundan altı aylık olanı (ceza’u mine’d-da’n) ne güzel bir kurbandır”[7] hadis-i şerifiyle sabittir. Ayrıca bu hadisten koyundan bir yaşına basmamış olanların yani (ceza’) olanların da kurban olabileceği anlaşılmaktadır. Lügatçilere göre “ceza’ mine’d-da’n”, senesini bitirmiş koyundur. Fakat fakihlere göre; koyun cinsinden ceza’, altı ayını tamamlamış olanına denir[8]. Şimdi, ceza’ konusunda koyun ve keçi ayrı ayrı ele alınacak olursa

 Koyun; ceza’ olanı kurban olur. Türkçede, koyun yaşına göre “kuzu”, “toklu”, “şişek”, “öveç” gibi adlarla anılır. Koyun yavrusuna bir yaşına kadar “kuzu”, iki yaşına kadar “toklu” denilir; iki yaşından sonrakiler de yaşlarına göre “şişek”, “övüç”, “balta” diye anılır[9]. Deve, sığır ve keçi seniyyden aşağı olamazken koyun ceza’ı kurban olmaya uygun kabul edilmiştir. Yaşı itibariyle koyunun kurban olmaya uygunluğunda, âlimlerin görüşleri şöyledir:

Şâfiî ve Mâlikî mezhebinde tercih edilen görüşe göre; bir yaşını doldurup iki yaşına girmedikçe koyunun kurban edilmesi sahih değildir[10].

Hanefîler ve Hanbelîler dâhil fakihlerin çoğunluğuna göre, kuzu büyük olup semizlik ve gösteriş olarak bir yaşındaki koyunlara denk olması halinde altı ayını tamamladıktan sonra da kurban olarak kesilebilir[11].

Merğînânî’nin Za’ferâni’den nakline göre yedi aylık, Aynî’nin Za’ferâni’den nakline göre sekizinden gün almış olmalıdır. Kâdîhan da fıkıh âlimlerinden, koyunun altı ayını doldurup yedisinden gün almış olması gerektiği görüşünü nakleder[12].

Keçi; (atûd) bir yaşında oğlağa denir ki “çepiş” tabir olunur. ‘Anâk ise, dişi oğlağa yani keçi yavrusunun dişisine denir. Keçinin ceza’ının kurban olması câiz değildir.[13] Çünkü Peygamber Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem), bir oğlağı kurban eden Ebû Bürde’ye “Dediğin çepişi onun yerine kurban et, lâkin senden sonra böylesi hiçbir kimse için yeterli olmayacaktır. Yani kurban yerine geçmeyecektir[14]” demiştir. Bu hadis-i şerife dayanarak keçinin seniyy olması gerektiği konusunda âlimlerin icmâı oluştuğu nakledilir[15].

[1] Müslim, “Edâhî” 13
[2] Burhanuddin Ebu’l-Hasen el-Merğinânî, El-Hidâye 4/357; Kemal İbnu’l-Hümâm, Fethu’l-Kadîr
[3] Şirbinî, Muğni’l-muhtâc
[4] Şirbînî, Muğni’l-muhtâc, 4/129
[5] Alauddin es-Semerkandî, Tuhfetu’l-Fukahâ 3/84
[6] Ebu Bekir Muhammed b. Ahmed Şemsu’l-Eimme es-Serahsî, el-Mebsût; Alauddin es-Semerkandî, Tuhfetu’l-Fukahâ; Burhanuddin Ebu’l-Hasen el-Merğinânî, El-Hidâye
[7] Tirmizî, “Edâhî” 7.
[8] Ekmeluddin Muhammed b. Muhammed el-Bâbertî, el-İnâye 9/517
[9] Kamil Miras, Tecrid Tercemesi, 5/ 202; İsmail Narin, doktora tezi Kur’an ve sünnet açısından kurban ibadeti
[10] Şirbînî, Muğni’l-Muhtâc 6/129
[11] Ebu Bekir Muhammed b. Ahmed Şemsu’l-Eimme es-Serahsî, el-Mebsût, 12/14; Burhanuddin Ebu’l-Hasen el-Merğinânî, El-Hidâye 4/357
[12] Hasan b. Mansur el-Özcendî Kâdıhân, Fetâvâ Kâdîhân 3/348
[13] Ebu Bekir Muhammed b. Ahmed Şemsu’l-Eimme es-Serahsî, el-Mebsût 12/10
[14] Buhârî, Edâhî/11
[15] Muhammed Emin ibn Âbidîn, Reddu’l-Muhtâr 9/465

Yorumlar